Yemek Bağımlılığı

Stres, baskılayıcı inançlar ve çözümlenmemiş bastırılmış duygular, doyurulmayı bekler. Bu nedenle yemek yiyerek bu duyguları doyururuz.

Günümüz insanı için aşırı kilo ciddi bir sağlık sorunudur. Zayıflatıcı endüstri çok büyük cirolar yapmaktadır. Diyetler, diyet yiyecekleri, estetik cerrahi, zayıflama salonları, ilaçlar insanların zayıflamak için başvurduğu çarelerdir.  Ama bunların hiç biri kalıcı sonuç vermez.

Kişiler “ne” yediklerine ve “ne kadar” yediklerine “nasıl ve neden” yediklerinden daha çok takmış durumdalar. Ne yediğimizin, kalori hesaplarının neden yediğimizin yanında çok fazla önemi yoktur.

Kendimize sormamız gereken asıl sorular:  nasıl  yiyorum ?  neden yiyorum ?

Yiyecekler her an her yerdedir. Çok kolay ulaşılır. Yemek  keyif  vericidir.  Bebekliğimizden beri emniyetin ve güvenin sembolü olmuştur. Sıkıldığımız  zaman, boş  kaldığımız zaman en kolay çaremiz yemek yemektir.

Yemek bağımlılığı içindeki duygusal boşluğu yeme eylemi ile doldurma çabasıdır. Yemek bağımlısı kişi duygusal ihtiyaçlarına göre aç olmadığı halde yemek yer. Sakinleşmeye ihtiyaç duyuyorsa karbonhidrat, hızlanmak ve keyiflenmek için ise şekeri tercih eder.

Yemek bağımlıları  çoğu  zaman diyettedirler ve her zaman yemek için bir sebepleri vardır. “üzüldüm yedim , sevindim yedim”  modundadırlar..

Bir yemek bağımlısını davranışsal olarak gözlemlediğimizde genelde  neşeli, sevecen, çocuksu, anaç, güleç, yardımsever olduklarını görürüz. Tüm bu özellikler öfkeli, mutsuz , melankolik, ve hassas yapılarını kontrol etmek ve gizlemek için birer maske  olabilir. “ şişmanın, mutluyum “ istediğim kadar yiyebilirim ben halimden memnunum diyerek kendilerini  kandırırlar ve bir süre sonra bu maskelere o kadar inanırlar ki kendilerini o maskeler zannederler.

Yemek bağımlısı olan kişiler her zaman kilolu olmak zorunda değildir. Başkalarının yanında fazla yemek yemezler. Yemek yedikleri zamanlar gizlidir. Tıpkı bir alkol bağımlısının tükettiği alkol miktarını sürekli az göstermeye çalışması gibi yemek bağımlısı da yediği miktarı az gösterir ama yalnız kaldığında ne kadar yediğini kontrol edemez. Doygun olma noktalarını geçip fiziksel olarak rahatsız olacak kadar  yedikten sonra   pişmanlık, suçluluk ve utanç duymaya başlarlar.  Kendileri hakkında  düşünceleri ve kendilerini beğenmemeleri sonucunda:

-aynaya bakmama

-ön plana çıkmama

-kıskançlık, içerleme

-değersizlik duygusu

-sürekli onay ihtiyacı

-duygusal yorgunluk

-sosyal hayatın kısırlaşması

-izolasyon

-güvensizlik yaşayabilirler.

Yemek bağımlılarının manipülasyonları çok yüksektir. Birlikte  yaşadıkları  yakınlarını  duygu sömürüsüyle kontrol etmeye ve bağımlılıklarını sürdürmeye çalışırlar zaman zaman kontrol edemedikleri öfke patlamaları yaşarlar ve tüm bunlar tekrar tekrar yemek için bahaneleri olur.

İyileşme sürecine tercih maddelerini diyetlerinden çıkartarak başlıyoruz. Kilo vermek,  kiloyu korumak, yeniden kilo almamak iyileşmenin ilk adımıyken,  kilo aldıkça çöken duygusal  yapının yeniden kurulması   sağlıklı bireyselleşme ve kişisel gelişim için de  psikolojik destek  almaları  tedavinin en büyük destekleyicisidir.

Derya Çetin
Uzm.Psikolojik Danışman, Bağımlılık Danışmanı

Close

Sign in

Close

Cart (0)

Cart is empty No products in the cart.

Psikologia – Psikolojik Danışmanlık Merkezi

Üsküdar Psikolojik Danışmanlık Merkezi





film izle